Ramazanın onsekizinci günü 23 Mayıs 2019
Ramazan davulu ramazan coşkusunu ifade eder. Yakın zamanlara kadar İstanbul’da her semtin meşhur ramazan davulcularıDevamını Oku...
Ramazan ayının yirmiüçüncü günü 28 Mayıs 2019
Onbir ayın sultanı
Merhaba Yâ Şehr-i
Ramazan
Günün Ayeti
Hayır, hayır! Yetime ikram etmiyorsunuz. Yoksulu
yedirmek konusunda birbirinizi teşvik etmiyoruz. Haram helal demeden mirası
alabildiğini yiyorsunuz. Malı da pek çok seviyorsunuz. (Fecr, 89/17-20)
Günün Hadisi
“Hz. Peygamber (s.a.s)’e hangi amelin daha
faziletli olduğu soruldu: ‘Allah ve Resulüne imandır’ buyurdu. Sonra hangisi
diye sorumlunca, ‘Allah yolunda cihaddır’ dedi. Bundan sonra nedir? Denilince,
‘Makbul bir hacdır’ karşılığını verdi” (Buhari, “Hac”, A,)
Günün Duası
“Bismillah, Bismillah, Bismillah, euzü bi
izzeti’llahi ve kudratihi min şerri ma ecidü ve uhaziru min vecai haza.”
Anlamı: “Allah’ın ismiyle, Allah’ın ismiyle,
Allah’ın ismiyle, vücudumda duyduğum ağrının şerrinden ve sakındığım, korktuğum
şu acıdan ve ağrıdan Allah’ın izzet ve kudretine sığınırım.”
Nerede kaldı o eski ramazanlar
Ramazan davulu ramazan coşkusunu ifade eder. Yakın zamanlara kadar
İstanbul’da her semtin meşhur ramazan davulcuları vardı.
Direkler arası
İmparatorluğun son yılları ve cumhuriyetin
ilanından sonra uzunca sure, tiyatroları, sinemaları ve kulüpleriyle İstanbul
gece hayatinin ve sahne sanatlarının merkezi olan, bugünkü saraçhane, vezneciler,
Şehzadebaşı bölgesine eskiden verilen isim…
Beyoğlu, daha elit, daha üst sınıf bir
kalabalığa hitap eder iken, Direklerarası halk tipi eğlencenin merkezi
olmuştur…
Türk gösteri sanatında önemli bir döneme adını
veren Direklerarası, İstanbul’da ilk düzenli sinema salonunun da
açıldığı yerdir.
Direklerarası, İstanbul'un Fatih
ilçesinde, 1728-1729'da Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'nın
yaptırdığı külliyenin bir parçası olan sütunlu çarşıya ve bu çarşının üzerinde
bulunduğu caddeye (Günümüzde Şehzadebaşı Caddesi) verilen addır.
Önceleri Şehzadebaşı Caddesi’nin bir
kısmınında uzanan, iki tarafı revaklı, sütunlu dükkân önlerinin yaya kaldırımı
olarak kullanıldığı neşe ve temaşa merkezi idi. Direklerarası'ndaki bu
dükkânlar aslen, damat İbrahim Paşa Camii ve Külliyesi’nin vakıf akarı olan
arasta imiş. Bizans’ın meşhur Neşe Yolu'nun bir parçası
imiş. Vezneciler yönündeki başlama noktası Kalenderhane Camii imiş.
Şehrin ticaret yaşamında önemli rol oynayan
Direklerarası, 19. yüzyılda özellikle Ramazan aylarında bir buluşma noktası
haline gelerek, eğlence, kültür, sanat etkinliklerinin merkezi olmuştur.
Şehirdeki ilk tiyatro ve sinemalar Direklerarası'nda gelişmiştir. Direklerarası
çarşısının çok küçük bir bölümü günümüze ulaşmıştır.
Cami, medrese, sebil-çeşme, mezarlıktan oluşan
1729 tarihli Damat İbrahim Paşa külliyesine gelir elde etmek amacı ile
yaptırılan Direklerarası çarşısı, külliyenin önünde uzun açık bir yolun iki
yanında sıralanan 82 dükkândan oluşmaktaydı. 19. yüzyıldaki yol genişletme
çalışmaları sırasında yolun bir yanındaki dükkânlar yıkılmış; diğer yandaki
dükkânlara, önlerindeki kemerleri taşıyan sütunlar nedeniyle “Direklerarası”
adı yakıştırılmıştır.
Yeniçeri Ocağı'nın kapatılmasına kadar
Direklerarası, yeniçerilerin gezinti ve eğlence alanı olmuş; 1826'da
ocak kaldırıldıktan sonra halk ve entellektüeller için bir buluşma ve eğlence
noktası haline gelmiştir. O dönemde İstanbul halkı için başlıca eğlence tiyatro
idi. Başlangıçta tiyatro toplulukları, çarşıdaki çayhane, kıraathane gibi
dükkânları kiralamakta idi. 1880'den sonra cadde üzerinde
tiyatro binaları açıldı ve tiyatro toplulukları bu binalara taşındı. En
önemlileri Ferah Tiyatrosu ile Hasan ve Şevki Efendilerin Tiyatroları
idi. Direklerarası, geleneksel Karagöz gösterileri, pehlivan güreşi, hokkabaz gösterileri
gibi eğlencelerin de merkezi idi.
Beyoğlu ile Direklerarası arasındaki ayrım
seçkin ve halk tipi eğlence ayrımından kaynaklanmamaktadır. Bu ayrımın nedeni
Direklerarası'nın Müslüman halkın yaşam üçgeni [Şehzadebaşı-Fatih-Süleymaniye
Camileri] arasında yer alması, Beyoğlu’nun ise Gayrimüslim halkın
yerleşimine ayrılan bölgenin [Pera-Tophane] merkezinde yer
almasıdır. Eski İstanbul’da toplumsal yaşamın hareketliliği özellikle ramazan
aylarında en yüksek seviyesine ulaşmaktaydı. Müslüman hakin yoğunlukla ibadet
ve ziyaret için akın ettiği bölge, büyük camilerin yoğunlukta olduğu bu
bölgeydi. Daha sonra caddeye doğru uzatılan revakların üzerinde durduğu mermer kaideler,
caddenin iki yanını volta atmak, satış yapmak ve dinlenmek için ideal bir yer
haline getirmişti. Hatta bu direklerin altından ve yanlarından yapılan
yürüyüşler de oldukça revaçtaydı. Beyoğlu ise ramazan ayında Müslüman halkın
arasına katılmaktan çekinen Gayrimüslim halkın talep ettiği bir bölgeydi.
Osmanlı’nın yıkılması ve cumhuriyet devrimiyle birlikte gözde duruma gelen batı
tarzı eğlence anlayışı Beyoğlu’nun yıldızını yükseltirken Direklerarası ise yol
genişletme çalışmasına kurban gitti.
1930'lardan sonra eğlence ve kültür merkezi olma
özelliği azaldı. 1957 yıllarında çeşitli sebeplerle yıkılmış. Önce Beyazıt-Fatih
tramvay hattına elektrik direği çekmek için güzelim revaklar gözden çıkarılmış.
1958'deki
şehircilik çalışmaları sırasında büyük ölçüde yıkıldı.
Derleyen Burhan Aytekin
Kaynaklar
· http://tr.wikipedia.org/wiki/Ramazan
· http://m.nisanyansozluk.com/?k=ramazan
· https://tr.wikipedia.org/wiki/Zek%E2t
· Ramazan Güntay, Sözcü
Gazetesi 31 Temmuz 2012, s. 13
· a b Direklerarası,
Hayal-et.org sitesi, Erişim tarihi:30.04.2013
· Arasta ve Bedestenler,
Istanbulkulturenvanteri.org sitesi, Erişim tarihi:30.04.2013
· a b Lütfü Tınç,
Eğlencenin Adı Direklerarası, Milliyet Gazetesi Vitrin Eki, 01.01.2000
· Hakan Dilek, Eski
Ramazan Eğlenceleri, Takvim gazetesi, 25.08.2009
· https://tr.wikipedia.org/wiki/Direklerarası
· https://duyguyumagi.blogspot.com/p/vezneciler.html
– Edirne T: 0(284) 236 31 37